6 Nisan 2012 Cuma

5- Akıl Oyunları( Şizofreni)

                                   
































FİLMİN ÖZETİ


John Forbes Nash Jr., genç yaşında geliştirdiği kuramlarla matematik dünyasının bir numaralı ismi haline gelir. Fakat kısa süre içerisinde bencilliği ve kendine olan aşırı güveni sonucunda oluşan kişisel problemleri ile baş edemez duruma düşer. Dahilik ile delilik arasındaki ince çizgide, delilik tarafına doğru sürüklenir. Uzun süre şizofreni ile mücadele eden matematikçi, yıllar sonra adeta yeniden doğarak Nobel ödülünü almayı başarır.










                                                            

4- Sol ayağım ( fiziksel engeli olan bir adam)












FİLMİN ÖZETİ 




Beyin felçli olarak doğan Christy Brown, hastalığı nedeniyle hareketlerini kontrol edemez ve tekerlekli sandalyeye mahkum bir yaşam sürer. Ancak çocukluğunda, sol ayağının felçten etkilenmediğinin farkına varması hayatını değiştirecektir. Christy sol ayağını kendine verilmiş bir şans olarak görür ve azmin de yardımıyla hastalığının etkilerini yenmeye çalışır. Bu çalışmanın sonucunda ise sakat vücudunun içinde gizli olan zeka ve yazma yeteneği ortaya çıkacaktır.Sadece sol ayağını kullanarak yazdığı romanlar ve şiirler, sonraki yıllarda Christy Brown’un İrlanda edebiyatının saygın isimleri arasına girmesini sağlayacak ve azimle çalışmanın sonucunda imkansız diye birşeyin olmadığını tüm insanlığa gösterecektir.Christy Brown’ın ölümünden dokuz yıl sonra çekilen film, yazarın hayatından kesitleri anlattığı kitap olan Sol Ayağım’ın sinema uyarlamasıdır. Kimi zaman hüzünlü, kimi zaman eğlendirici olabilmeyi başaran filmin, azim ve umut hikayesi olarak vereceği evrensel mesajları var.




                                                        FİLM FRAGMANI







3- Guguk Kuşu ( Psikiyatri Klinikte geçen olaylar)







FİLMİN KONUSU

Orijinal ismi "One Flew Over the Cuckoo's Nest" ve aynı isimli kitaptan sinemaya uyarlanan film, akıl hastası numarası yaparak güvenlik önlemleri daha az olan bir akıl hastanesine sevk edilen bir mahkumun (Jack Nicholson) geçirdiği zamanı konu alıyor. Mahkum, bu süre içerisinde hem kaçma planları yapıyor hem de akıl hastanesindeki diğer hastalarla farklı bir diyalog kuruyor. Terapilerdeki kendi başına buyruk hareketleri ve özgürlüğe olan düşkünlüğü nedeniyle diğer hastalara kötü örnek olduğunu düşünen baş hemşire Mildred (Louise Fletcher) ile de büyük sorunlar yaşıyor. Milos Forman tarafından yönetilen film, tüm zamanların en iyi filmlerinden biri olarak gösteriliyor.
Jack Nicholson'ın ustaca sergilediği rolü onun bugün geldiği noktanın tesadüf olmadığını göstermektedir.

2- Benim Adım Sam ( zeka geriliği olan bir baba ve kızı)



FİLMİN ÖZETİ


Sam Dawson(Sean Pean), kızı ile mutlu bir şekilde yaşayan ve Beatles'a büyük hayranlık besleyen bir adamdır.Genç adamın zeka düzeyinin 7 yaşında bir çocuğunkine eş durumda olması onları çok fazla rahatsız etmez.Kızı 7 yaşına geldiğinde ise onun için asıl sorunlar başlar. Artık kızı ondan çok daha ileri bir düzeye gelmektedir ve Sam ona pek fazla yardım edememektedir. Hükümet görevlileri kızı Sam'in yanından alırlar.Sam kızını geri alabilmek için 'sevgi' kelimesinin anlamına fazlasıyla uzak avukat Rita Harrison'ı (Mıchelle Pfeiffer)kiralar.

Madem PDR'ciyiz PDR'ci Olan ve Bu Konularla İlgilenenler İçin Filmler


1- Yağmur Adam ( otizm)
Dosya:Yağmur Adam film posteri.jpg
Rain Man (Yağmur Adam) En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Erkek Oyuncu ve En İyi Orijinal Senaryo dallarında Oscar Ödülü kazanan Yağmur Adamın yönetmenliğini Barry Levinson yapıyor. Başrollerde Tom Cruise ve Dustin Hoffman yer alıyor.

FİLMİN KONUSU
Los Angeles'da yaşayan ve bir ithal araba satıcısı olan Charlie (Tom Cruise), başkalarının düşüncelerine saygı duymayan bencil, üçkağıtçı ve fırlama bir şehir çocuğudur. Senelerdir görmediği ve uzak kaldığı babasının öldüğünü ve 3 milyon dolar miras bıraktığı haberini alır. Babasının cenazesine gittiğinde, kendisine sadece 1949 model bir Buick Roadmaster marka araba bıraktığını ve tüm mirasını daha önce varlığından bile haberdar olmadığı ağabeyi Raymond'a (Dustin Hoffmann) bıraktığını öğrenir. Raymond özürlülerle ilgilenen bir klinikte bakıma muhtaç, Otistik bir dahidir. Charlie mirasın en azından bir kısmından vazgeçmek niyetinde değildir. Bunun için Raymond'u kaldığı klinikten kaçırıp ülke çapında bir seyahate çıkarır. Yol boyunca abisinin yaşamı zorlaştıran alışkanlıklarıyla, takıntılarıyla çileden çıksa da otistik abisinin matematik ve hafızalama konusundaki insanüstü yeteneği karşısında hayretler içerisine düşer. En sonunda Las Vegas'taki kumarhanelerde abisinin bu az bulunan kabiliyetinden yararlanarak hile yapmaya ve büyük paralar kazanmaya çalışır. Yol boyunca Charlie, sadece Raymond'u değil, geçmişinin bir parçasını ve belki de kendini keşfetme fırsatı da bulacaktır.




4 Nisan 2012 Çarşamba

YGS ŞAKA GİBİYDİ LYS GERÇEK OLSUN

                                                                                                                                                                     








Öğrenim hayatı boyunca hayalindeki mesleğe hayalindeki üniversiteye ulaşmak için çalışır öğrenciler.. Kimi istediği yerdedir; fakat çoğu amacına ulaşamamıştır.Amaca ulaşma konusunda her ne kadar sistemdeki eksik ya da zayıf yönler etkili olsa da asıl neden başaramama korkusu ve SINAV KAYGISI' dır.
Sınav kaygısı en başta çevredekilerin beklentilerini karşılayamamak korkusundan doğar. 'Ben bu sınavı kazanamazsam çevremdekiler ne düşünür?' Çevrenizdekiler sizi siz olduğunuz için seviyor; bulunduğunuz mevki ya da konumdan dolayı değil. İnsanın hayatı 3 saatlik bir sınava sığacak kadar basit değil; unutmayın. Hayat sizden daha değerli değil; fakat güzel bir yaşam sürmek için de bu yarış maratonunda hepimiz bir şekilde bulunmaktayız. İşte bu yüzden sakinliğinizi koruyup bilgileriniz ve şartlarınızın el verdiği ölçüde elinizden geleni yapmanız dileğiyle.. YGS'yi şaka gibi geçiren tüm üniversite adaylarının LYS'de gerçeklerle görüşmesi dileğiyle.. Hepinize şimdiden başarılar :)

















Psikolojik bozuklukların başında gelen bir dram: İNTİHAR





İntihar, tüm yaş gruplarında, ölümün en yaygın on sebebi arasındadır. Tanıdığınız biri kendini öldürmekten bahse­diyorsa, bunu ciddi bir yardım çağrısı olarak kabul edin. İntihar etmekten bahseden ya da bunu deneyen pek çok insan, son derece yalnızdır ve ilgi gösteren bir arkadaşın varlığı caydırıcı olmaya yetebilir. Bireysel mahremiyeti ihlal etmekten çekinebilirsiniz. Ama bir yaşam kurtarıyor da olabilirsiniz.
Kişi ile yakın temasta kalın ve bir doktora görün­mesi için onu teşvik edin. Eğer kişi bunu yapmazsa, kontrolü ele alın ve bir doktor ya da psikiyatrist ile temasa geçin.
İntihar kurbanlarının çoğu yetişkindir. Ama daha genç yaşlardaki eğilim de alarm vermektedir. Yetişkin intihar­ları, depresyon, panik bozukluk,şizofreni veya madde kullanımından muzdarip kişilerde daha yaygın bir şekilde vuku bulmak­tadır. Bununla beraber, binlerce intihar kurbanının, bu şartlardan muzdarip olduğu bilinmemektedir.
İntiharın bir seçenek olduğunu düşünüyorsanız:
 Doktorunuzu arayın ya da yardım istemek üzere bir hastanenin acil bölümüne başvurun.
Doktorunuzdan, sizi, terapi için bir psikiyatra yönlen­dirmesini isteyin. Psikiyatri uzmanları, başa çıkılamaz gibi görünen lakin çözümlenebilir sorunlar için yardımcı olabilmek üzere eğitim almışlardır.